yükleniyor...

Adınız soyadınız, T.C. kimlik numaranız, ikametgah adresiniz

Karşı tarafın; adı soyadı (kurum ise unvanı), biliyorsanız T.C. kimlik numarası, açık adresi

Mümkün olduğunca açık ve öz şekilde aşağıdaki detayları dilekçenizde belirtiniz:

a. Davanın konusu
b. Davayı açma sebebiniz
c. Talebiniz (dava sonucu elde etmek istediğiniz hukuki sonuç)
d. Yasal dayanaklarınız
e. Delilleriniz

  • Dilekçenizin arkasına delil listesini ilave ederek bütün delillerinizi sırasıyla yazınız.
  • Sizde bulunan delilleri, dilekçeniz ekinde sıra numarası vererek gösteriniz.
  • Elinizde olmayan delillerin nereden ve nasıl temin edileceğini açık şekilde açıklayınız.

f. Dava konusu olayın gerçekleştiği tarih ve sizin bu olayı öğrendiğiniz tarih
g. Varsa, dava konusu ile ilgili içtihatlar (önceki kesinleşmiş mahkeme kararlarından örnekler)

Bir avukat yardımından yararlanmayacaksanız, aşağıdaki soruları kendinize sorunuz:

a) Dava açmak için yeterli bilgiye sahip olduğunuzdan emin misiniz?
b) Davanızı takip etmekte kararlı mısınız? Dava açtıktan sonra süreci takip etmemeniz, davanızın reddedilmesine ya da açılmamış sayılmasına neden olabilir.
c) Davanızın olumsuz sonuçlanması halinde ortaya çıkabilecek sonuçları değerlendirdiniz mi?

Bir avukatınız varsa, sizi bu konularda tam olarak bilgilendirmesini talep ediniz:

a) Davanızın size maliyeti ne kadar olacaktır? (Dava harcı, masraflar, avukatlık ücreti vb.)
b) Davayı kaybetmeniz halinde karşılaşacağınız ek maliyetler ne olacaktır? (Eksik kalan dava harçları, karşı tarafa ödenecek avukatlık ücreti, mahkeme giderleri vb.)
c) Uğradığınız haksızlığı gidermek için başvurulabilecek başka hukuki yollar var mı?

Davaların, yetkili ve görevli mahkemelerde açılması gerekmektedir. Öncelikle hangi tür mahkemenin görevli olduğunu tespit ettikten sonra, hangi bölge mahkemesinin yetkili olduğunu da belirlemeniz gerekir. Bu sorunun kısa ve genel bir cevabı bulunmadığından, yanlış mahkemeye başvurmak zaman, para ve hak kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle davanızı açmadan önce bu konuda mutlaka bir hukukçudan profesyonel yardım almanız önemlidir.

Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2007 yılında Türkiye genelinde bir hukuk davasının sonuçlanması ortalama 202 gün sürmüştür. Bu süre, mahkemelerin türüne göre az da olsa farklılık göstermektedir. Örneğin, 2007 yılında bir dava ortalama olarak Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde 619 gün, Asliye Ticaret Mahkemesinde 410 gün, İş Mahkemesinde 441 gün, Aile Mahkemesinde 157 gün, Sulh Hukuk Mahkemesinde ise 108 gün içinde sonuçlanmıştır.

Avukatlık mesleği bir serbest meslek çalışmasıdır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesinde serbest meslek faaliyetinin tanımı, sermayenin ötesinde şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayalı ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi tutulmaksızın, şahsi sorumluluk üzerinde kendi nam ve hesabına yapılmasıdır şeklindedir.

Türk Hukuku’nda, kişilerin mahkemelerde avukatla temsil edilmesi zorunlu değildir. Herkesin mahkemelerde kendisini temsil etme hakkı vardır. Bu nedenle, adli ve idari mahkemelerde davacı ya da davalı olarak, ceza mahkemelerinde sanık ya da katılan olarak ve icra dairelerinde alacaklı veya borçlu sıfatıyla yapacağınız işlemlerde avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak her alanda olduğu gibi, hukuki işlemler de uzmanlık gerektirir. Kanunlar, tüzükler, yönetmelikler, Yargıtay içtihatları ve mahkeme uygulamaları dikkate alındığında, hak kaybı yaşamamak için bu alanda eğitim almış bir avukattan yardım almanız önemlidir.

Hukuki bilgi ve tecrübeniz olmadan işlemlere devam etmek, telafisi mümkün olmayan zararlara yol açabilir. Bu nedenle, hukuki bir işleme başlamadan önce bir avukata danışmak, ileride doğabilecek hukuki sorunları önleyebilir ve işin mahkemeye taşınması halinde ortaya çıkabilecek zaman, emek ve maddi kayıpların önüne geçebilir. Ayrıca, yargılama süreçlerinin ücretsiz olmadığı unutulmamalıdır.

Bir suçlamayla karşı karşıya kalan kişinin avukat tutma, avukatı varsa onu çağırma, avukat olmadan ifade vermeme ve maddi durumu yoksa kendisine avukat atanmasını isteme hakkı vardır. Her soruşturma öncesinde, sanık ya da şüpheliye bu hak hatırlatılmak zorundadır. Sanık ya da şüpheli avukat talep ederse, baro tarafından bir avukat görevlendirilir. 18 yaşını doldurmamış kişilerin ve cezasının üst sınırı 5 yıl veya daha fazla olan suçlarla yargılanan sanıkların davalarında avukat bulundurulması zorunludur. Bu kişiler istemeseler bile kendilerine bir avukat tayin edilir.

İcra takibinin konusuna göre, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda belirtilen şartlara uygun şekilde hazırlanan takip talebiyle icra dairelerine başvurularak icra takibi başlatılır. Takibin ardından, icra dairesi tarafından hazırlanan ödeme emri borçluya gönderilir. Bu gönderinin takibinin yapılması ve icra sürecinin düzenli olarak izlenmesi gereklidir.

Avukatlar; kurum avukatı, serbest avukat ve çalışan avukat olarak üç gruba ayrılır. Kurum avukatları, yalnızca görevli oldukları kurumun işlerini yürütür ve devlet memuru statüsündedir. Serbest avukatlar, kendi bürolarında bağımsız olarak çalışırlar. Çalışan avukatlar ise bir avukatın yanında görev yapar ve şartlara bağlı olarak bağımsız dava veya işler de alabilirler.